Bakan Kacır, Okan Üniversitesi Bekir Okan Kültür Sanat ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen OPINA (Açık İnovasyon Otonom Araç Geliştirme ve Test) platformunun açılış töreninde yaptığı konuşmada, küresel otomotiv sektörünün büyük bir değişim ve dönüşüm içinde olduğunu söyledi.
Araç ve yedek parça satışı, satış sonrası hizmetler, sigorta gibi geleneksel kâr sağlayan başlıkların yerini elektrikli, otonom araçlara ve paylaşımlı hizmetlere dayalı iş modellerinin aldığını belirten Kacır, Türk otomotiv sektörünün 35 milyar 700 milyon dolarlık ihracat yaptığını söyledi. dolar. ve 500 bine yakın kişiye istihdam sağlıyor.
Türk otomotiv sektörünün güçlü Ar-Ge ve inovasyon ekosistemi, nitelikli insan kaynağı, ana sanayi ve yan sanayisiyle bu dönüşümü gerçekleştirdiğini vurgulayan Kacır, Mobility ile Türkiye ve dünyadaki mevcut durumu analiz ederek ihtiyaçlarını ortaya çıkardığını kaydetti. program 2022 yılında açıklanan araç ve teknolojilere yönelik stratejik yol haritası.
Türkiye'nin mobilite dönüşümüne uyumunu kolaylaştırmak için stratejik hedefler, önemli politika ve projeler belirlediklerini belirten Kacır, şöyle konuştu: “Elektrikli araç ve batarya üretiminden şarj istasyonlarına, sürücüsüz araçlardan şarj istasyonlarına kadar birçok stratejik alanda somut hedefler belirledik. test merkezlerine araç geliştirme.” dedi.
Bakan Kacır konuşmasını şöyle sürdürdü:
“2030 yılında elektrikli ve şarj edilebilir hibrit araçların Türkiye'deki pazar payını yüzde 35'e, bu araçların yerlilik oranını ise yüzde 75'e çıkarmayı hedefliyoruz. Elektrikli ve bağlantılı araç üretiminde Avrupa'da lider, dünyada ilk. ve otonom hafif ve ağır ticari araçlar.” 5. sırada olacağız. Akü modülü ve alt bileşenlerine yönelik yatırımlarla ülkemizi bölgesel akü üretim merkez ve üslerinden biri haline getireceğiz.
Başta siber güvenlik, sürüş güvenliği ve sürücü davranış modellemesi olmak üzere bağlantılı ve otonom araçlara yönelik yazılım geliştiren ve ihraç eden ilk 10 ülke arasında olacağız. Yeni yaklaşımımızın en önemli izlerinden biri de kuruluşundan sadece 4 yıl sonra 29 Ekim 2022'de tanıtımını yaptığımız elektrikli ve akıllı aracımız Togg'dur. Bugün Türkiye yollarında 27 binin üzerinde Togg akıllı araç dolaşıyor. Togg, Türk mühendis ve teknisyenlerinin mobilite alanında neler başarabileceğinin kanıtıdır.”
Yeni mobilite ekosisteminde Togg ile Türkiye gibi biz de varız dediklerini ve çalışmalarını yoğunlaştırdıkları bir döneme girdiklerini vurgulayan Kacır, şöyle konuştu: “Tüm imkanlarımızı Togg ile birlikte seferber ediyoruz. Bakanlığımız ve iştiraklerimizle, Türkiye'yi elektrikli, bağlantılı ve otonom araç ve teknoloji üretiminde küresel bir çekim merkezi haline getirmek.” Bunu yapmaya devam edelim” dedi.
Bakan Kacır, şunları söyledi: “Türkiye’de yüksek teknolojili ürünlerin geliştirilmesi ve üretilmesine odaklanan teknoloji odaklı endüstriyel vardiya programı ile bu sektörde toplu taşımaya yönelik akıllı şehir içi elektrikli araçların geliştirilmesi ve üretiminden ileri sürüş desteğine kadar Otonom araçlarda kullanılmak üzere akıllı kamera sistemlerinin geliştirilmesinden elektrikli araçların şarj edilmesine kadar pek çok farklı sistem yer alıyor.” “Ekosistem yatırımları için toplam büyüklüğü 32 milyar lirayı aşan 38 yatırım projesine destek veriyoruz.” dedi.
“ELEKTRİKLİ ARAÇLAR VE MOBİLİTE ALANLARINDA HIZLANDIRMA PROGRAMI DÜZENLİYORUZ”
Kacır, Türkiye'deki yeni mobilite ekosisteminin merkezi Bilişim Vadisi ve TOGG iş birliğiyle elektrikli araçlar ve mobilite alanında yenilikçi girişimlere yönelik bir hızlandırma programı düzenlediklerini söyledi.
Bu sektörde yenilikçi fikirleri hızlandırmayı amaçlayan programa binden fazla startup'ın kaydolduğunu anlatan Kacır, 120'den fazla startup'ın Türkiye Mobilite Kümesi'nde yer alan OEM'ler, tedarikçiler ve kuruluşlarla iş birliği yapma fırsatı yakaladığını söyledi.
Otomotiv sektöründe güçlü bir üretim altyapısının vazgeçilmez parçasının Ar-Ge ve inovasyon uzmanlığı olduğunu vurgulayan Kacır, yeni çözümler geliştirmek için üniversitelerin akademik potansiyelini, insan kaynağını ve altyapısını girişimcilik kültürüyle birleştirmeye önem verdiklerini kaydetti. Gelecekteki araçlar ve mobilite teknolojileri konusunda nitelikli araştırma ve geliştirme çalışmaları yürütmek.
Sanayi-akademi iş birliğini güçlendirecek önlemler aldığını belirten Kacır, bugüne kadar teknoparklardaki 234 teknoloji girişiminin mobil araç teknolojileri alanında 284 araştırma ve geliştirme projesine destek verdiğini söyledi.
Kacır, TÜBİTAK'ın son 22 yılda burs ve destek programlarıyla bu sektörde 1.129 projeye ve 2 bin 806 akademisyene toplam 5 milyar 600 milyon lira destek verdiğini vurguladı ve sözlerini şöyle tamamladı:
“Avrupa Birliği (AB) tarafından desteklenen Bakanlığımızın Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında bugün açılışını yaptığımız ve 5 milyon avroluk bütçeyle hayata geçirdiğimiz projeyle, gerekli test altyapısını, entegrasyonunu ve sertifikasyonunu sağlayan bir merkezin açılışını yapmış olduk. Mobilite ekosistemimizin geliştirdiği ürün ve hizmetlere yönelik olarak yazılımları sanal simülasyonlarla test eden bir merkez açtık Herkese açık bir inovasyon platformu sunan merkezimizin uluslararası akreditasyon ve düzenleyici testlerden geçmesi için gerekli çalışmaları hızla yürütüyoruz. ülkemizde yapılmaktadır.
OPINA ile önümüzdeki dönemde ülkemizde otonom ve bağlantılı araçların fiziksel testlerine yönelik akıllı bir test parkurunu da devreye alacağız. Bu merkezin ülkemizin mobilite ekosisteminin dönüşümüne ve rekabetçiliğine önemli katkı sağlayacağına inanıyorum. Bu da ülkemizden bu alanda başarılı girişimlerin ve Turcorn'un ortaya çıkmasına yol açacaktır” dedi.