Almanya’ya ihracat hedefi 5 milyar dolar
Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB), yılda ortalama 250 milyar Euro otomotiv ihracatı icra eden Almanya ile sektörel ticari ilişkileri geliştirmek amacıyla “Almanya’ya Otomotiv İhracatında Yeni Fırsatlar” semineri düzenledi. Online düzenlenen seminerde konuşan OİB Yönetim Kurulu Başkanı Baran Çelik, amaçlarının dünya otomotiv sektörünün köklü ve kuvvetli partnerleri içinde yer edinen Türkiye ve Almanya arasındaki iş birliğini çoğaltmak ve mevcut ilişkileri daha da güçlendirmek bulunduğunu söylemiş oldu. Çelik, Almanya’nın uzun senelerdir Türk otomotiv endüstrisi ihracatında ilk sırada bulunduğunu, 2022 senesinde sektörün toplam ihracatından yüzde 14 hisse aldığını ve Almanya’ya 4,4 milyar dolar otomotiv ihracatı gerçekleştirdiklerini söylemiş oldu. Almanya’ya tedarik endüstrisinde yüzde 68 hisse ile 3 milyar dolar, binek otomobillerde ise 745 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiklerini ifade eden Çelik “Özetle tedarik endüstrisi ihracatımızın ortalama dörtte birini Almanya’ya yapıyoruz. 2023 senesinde ise Almanya’ya yönelik otomotiv ihracatımızın 5 milyar doları aşmasını hedefliyoruz” dedi.
Internasyonal standartlara uyum mecburi
Türkiye ve Almanya arasındaki iş birliğinin ve ticari ilişkilerin gelecekte de devam edebilmesi için otomotivin geçirdiği dönüşümün ve bu dönüşüme başta Almanya olmak suretiyle Avrupa ülkelerinin getirmiş olduğu çözümleri iyi tahlil etmenin önemine değinen Baran Çelik, “Avrupa Yeşil Mutabakatı ve buna bağlı olarak oluşturulan fiil planları sektörümüzün geleceğini belirleyecek mühim gelişmeler. Bu doğrultuda 1 Ocak 2023 tarihinden itibaren yürürlüğe giren Almanya Tedarik Zinciri Yasası ile Almanya’ya ihracat icra eden, mal tedariki elde eden, ortaklıklar geliştiren şirketlerin bu iş ilişkilerini sürdürebilmeleri için internasyonal çevresel ve toplumsal standartlara uyum sağlaması gerekliliği ortaya çıktı. Bu yasa ile ithalat icra eden Alman şirketlerinin, dünyanın neresinde etkinlik gösteriyor olursa olsun tedarikçilerinin çevresel, toplumsal ve yönetimsel konulardaki faaliyetlerinin de sorumluluğunu almaları gerekecek. Ülkemizin Almanya pazarına yakınlığı büyük bir avantaj sadece bu pazardaki gelişimleri dinamik bir halde takip etmeye devam etmeliyiz. Avrupalı ve Alman tüketicilerin talepleri değişiyor. Elektrikli araçlar, otonom araçlar, çevreye duyarlı teknolojilere yönelik talep giderek artıyor. Bu gelişmeler doğrultusunda uyulması ihtiyaç duyulan yeni zorunluluklar ortaya çıkıyor. Bu etkinliğin hem mevcut durumu hem de değişen talebi idrak etmek ve Almanya ile ticari ilişkimizi güçlendirmek açısından yararlı olacağını umuyorum” dedi.